21 Ekim 2012 Pazar

BURGAZ...BEKLE BİZİ...

BURGAZ ADADA SONBAHAR


"Salkım salkım tan yelleri estiğinde,
Mavi patiskaları yırtan gemileriyle,
Uzaktan seni düşünüüüür düşünürüm
Bekle bizi  İstanbul!"

İşte bu şarkıyla günün yazısına başlamak istiyorum canım okurlarım.

İstanbul'un en hoş gezme yerlerinden Burgaz Adaya gitmek, sonbaharı orada yaşamak, sessizliği orada solumak ister  misiniz?

Geçen yılki Burgaz gezimden anı kalan bu fotoğraflar baktıkça aaaah keşke yine gitsem, yine orada olsam dedirten cinsten...

 Vapurla geçerken o kadar güzeldi  ki deniz önce yolculuk bitmese hiç dedim...
Alaycı martılar simit yiyordu ellerden, kocamandılar ve küçüçük yürekleri aslında çok da cesurdu...

İndiğimde hava kararmıştı Burgaz'da...çok korktum ilkin, ıssız geldi bana...
sonra her köşeden kedi sesleri, köpek sesleri, alışverişe giden insanlar, birden sakin bir kalabalık sardı çevremi...Gece 12de bile çok güvenli bir yer Burgaz ada...en azından gördüklerim bana bunu düşündürdü...

Araba kornası yok...trafik yok..sadece faytonların şıngırtısı var...bunun için bile gitmeye değer.


Büyük şehirlerden bıkanlar için tam yeri, tam zamanı dostlar...
Hem merkezi de...ulaşım kolay...Manzara hepsine bedel!
 
-Aah o gemide ben de olsaydım, açık denizlere yol alsaydııım...
bu fotoğrafların tümü bana aittir bu arada:)

Dümdüz bir deniz sarar sizi, yorgan gibi...izlersiniz saatlerce.
Balık yersiniz taze taze...demlenirsiniz...çay mı olur rakı mı olur artık, size kalmış.
 Harika bir çay içtim manzaraya karşı, adada şairlere-yazarlara  ilham olan manzaralardan biri.
Gün batımını seyredersiniz denize karşı...oy oyy oyyy...
burası Kalpazankaya denen mevkii...
Ünlü yazar Sait Faik burada yaşamış, Burgazda...

Bu manzaradan seyretmiş denizi, eskiden burası restoran değilmiş, aslında halk buranın restoran olmasından rahatsız olmuş ilkin hatta. Sait Faik'in yaşadığı eve gittim, tadilat vardı ve kapalıydı, içini göremeden geldim ne yazık ki, isterd,m ünlü edebiyat adamımızın kalemini görmek, çalışma masasına dokunmak, nasip...

Mavilere karışan turuncular, morlar, sarılar, pembeler...
lacivertleşen deniz,
denizle söyleşen martılar,
martılara göz kırpan balıklar...
ELELE AŞIKLAR!
Burgaz demek romantizm demek aslında.

Mimarisi de harika Burgaz'ın...
Tarihi dokusunu korumaya almışlar, konakları, ahşap mimarisi derken  kaldırımda yürüyemedim...
sürekli kaldırımdan yola indim ki bu güzel binaları bütünsel olarak görebileyim.

Keşke çok daha nitelikli bir kameram olsaydı , daha nitelikli fotoğraflar çekebilseydim diye hayıflandım.
Gördüğün her açıyı verecek iyi bir kameran olmalı, kadrajmış, ışıkmış...bunlar bi yere kadar, ille kompozisyon diyorum ben...(Elinde harika makinalarla sıradan fotoğraflar çeken nice insan var bi de...iyi bir fotoğraf kursu almak niyetim ama öncesinde iyi bir kamera tabii...
Siz siz olun iyi bir kamerayla ve harici bellekle gidin, sonra pişman olmayın yani...)

Keşke her ilde bir Burgaz olsa...
keşke tüketmeden güzellikleri yaşatabilsek...
neyse ki hala güzelliklere, doğaya, doğla olana aşık insanlar da var...
bu sokaklarda sizi çağıran bir şey var...
 Ama siz siz olun yalnızken gitmeyin Burgaza...içiniz kanar, canınız acır...
özlersiniz özellerinizi, o da burda olsaydı dersiniz, bir hüzün kaplar içinizi deniz gibi..
Ben bunları hissettim Burgaz'da.
kafa dinlemek, soluklanmak için  Burgaz ada gibi bir yer birebir, ama özlemin burnunuzu sızlatması da muhtemel.
Patchwork yastıklar var Burgazda, Büyükada da...
Oymalı ahşap binalar, dekorasyon dergilerinde yer almış binalar, bahçeler.
çalışkan insanlar var...bisikletler ve köpekler...
Roma dondurmacısı var, kapanmadıysa tabii.

Burgazda herkes birbirini tanıyor, biliyor içini-dışını az çok.
Meraklı gözlerle boğmadan bakıyorlar yüzünüze, alışılmış bambaşka insanlarla birlikte olmaya, alışılmış teknelerle ve yatlarla gelip balık yiyen turistlere...



 

Kilisesi var, camiisi var, kaynaşmış medeniyetlerimiz birbirine deniz ve tuz gibi...
Bir dikilitaş var adada, kilisenin bahçesinde...
  


 -İlk defa denize bakan -deniz manzaralı mezarlık gördüm burada, çok içime dokundu, garipsedim.
Belki de böyle bir güzel yere, böylesi manzaraya ölümü yakıştıramadığımdandı.
Belki güzelliklerle gözünü kör etme dedi bana manzara: sonun yine ölüm, yine mezar...
Burgaz harika dostlar, küçük ve sevimli. Görmenizi öneririm...
Şu bayram tatilinde bir tek gün bile koklasanız havasını anlarsınız beni.
Oradan diğer adalara da geçebilirsiniz.
SÖZÜN  ÖZÜ: BURGAZ ZAMANIDIR DOSTLAR.

GÜNÜN ŞARKISI

Bugün sizlerle paylaşacağım şarkı:
Adalardan Bir Yar Gelir Bizlere:))
Nasıl beğendiniz mi, konuya uyar mı dostlarım?Emel Sayın söylesin mi?

Resimler de şarkı kadar nostaljik değerli okurlarım, arada sırada nostalji de yapalım değil mi ama...

GÜNÜN KARİKATÜRÜ

Bugünlük bu kadar benden...
sevgi ve saygılarımla...
Bayram hazırlıkları başlasın o zaman:)
çok çalışmam lazım, çoook-reklam sloganı gibi oldu -
Meleğinizi unutmayın e mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız ve görüşleriniz bizim için değerlidir, paylaşımlarınızı bekliyoruz.

Etiketler

ELLER

ELLER beynimizin dışarıya uzanan yansımalarıdır derler bilir misiniz? eller soğuğun ilk durağıdır ruhtan sonra, - onun içindir ki eller...