3 Ocak 2013 Perşembe

SERENCAM




SERENCAM


keyifli misin değerli okurum...evetse cevabın daim olsun ama ya olmazsa ne olurdu?
sürekli bir hastalığınız olsaydı ne olurdu?

ne iyi ne de kötü durumdaysanız, hayattan  ne memnun ne de değilseniz durumunuz nedir?

batı toplumlarında, doğuda ahlaki bozulmalar nedir? boyutları ölçüleri nedir?

neden kitlesel ölümler...neden rejimlere saldırılar...neden?

halkların kaderi nedir, nasıl çizilir...kalemle mi, evet ama kimlerin kalemleriyle...
halkların kendi elleri ile mii a-ca-baa?***fazla pembe olur eğer bunu düşünüyorsanız canlarım...
ya kalemi kırılmışsa haberi olmadan uyuyan, uyutulanlarımız...siz ve ben mesela...bizler mesela?



kıyameti koparacak olan serencam nedir...nüfus çoğalırsa ne olacak?
3 çocuk-5 çocuk derken bunları eğitebilecek miyiz?
insanları yönetemeyenler zihinleri yönetiyor oysa ki...
dalgalarla insan beynine müdahale olup dururken, yiyeceklerimizle bizi yönetirlerken ....

MADEN SUYUNDA BİLE 8 ÇEŞİT KATKI MADDESİ VARKEN ÜSTELİK...masum bir maden suyunda(Kemal  Özer bey bunu iddia etti de..)

Neden sütlerimiz sağlıksız...kaç tanesi yasaklandı süt- peynir fabrikalarının ürünlerinin haberiniz var mı...NEDEN DEŞİFRE EDİLMİYOR İLAN PANOLARINDA...BİZ BU KADAR MI DEĞERSİZİZ???
yoksa umurunuzda mı değil bu konular sizin...oysa bunlar Marsta olmuyor..
- peki...diyabet hastalığı arttı...amman takma dediniz..tehlikeyle içiçe yaşamak kaderimiz mi...SANMAM:(

UHTlı sütler bakterileri öldüğü için pankreas bozulmalar yaşar ve diyabetlere sebep olduğunu söyledi Kemal Özer....yediklerinizin içinde ne var diye bir kitabı var bu yazarın..merak ettim doğrusu...
Tabaktaki Araf kitabının yazarı.
*radyasyon verilen ürünler nedir mesela...ilginççç

bir bitkinin DNAsı  böcek gelmesin, kokmasın ve çürümesin kolay kolay diye ilaç ve hormon veriliyor ve bu vücuda giren maddeyi vücut tanımadığı için kanser oluyor...eee kendisi sağlıklı olmayan bir besin nasıl olsun da sizi beslesin, sağlıklı kılsın..tabii hasta olanlar artar...diyabette Avrupa'da 1. sıradayız diyor Kemal Özer bey..Cine 5 kanalında Cenk'in Ev Hali programında izledim.

GDOnun tartışıldığı NTV programında kimisi GDO'yu zararsıııız, miniciiciik, çok masum bir kelebek gibi anlatırken karşısındaki uzmanlar bammmbaşka görüşteydi...

Elma hep yuvarlak bilinir ama....yooo...artık değil...Çinliler zaten karpuzu da küp şelinde üretmemiş miydi 5-6 yıl evvel...olmaz olmaz....ama bu kez de ETİK OL-MAZ .kere olmaz...
kümse hayvanları da selden telef olmuştu...ki protein demek bu insan evladı için....





-"yorgun mermi " terimini de öğrendik bu arada...maganda kurşunu derdik eskiden belki, belki seken kurşun derdik...iyice terminolojileri öğrenir olduk, hayatımızın içine sokulmasın isterdim...

bir de yeni bir terim:" yasa dışı kürtaj" bugünlerde  duymaya başladık yine...
-bazı doktorların ne acı ki  sahte raporla Malatya'da özel bir hastanede yasal süreci geçen gebeliklerde küretaj yaptıkları belirlendi....artık  bu kadarı da fazla değil mi sizce de...GDOlu gıdalar mı yaptı bunu da acaba???

2 Ocak 2013 Çarşamba

UZATIN






UZATIN

ellerinizi uzatın

düşmek üzere olana,
dizleri koşmaktan patlayana...

uzatın
saçlarınızı  rüzgara,
uçurtmanızı semaya...


yayın
neşeyi yüzünüze
aydınlığı dünyaya
sevgiyi yüreklere...
herkes sevinsin diye...

ağlayın
gülmekten kırılana
gülmekten çatlayana kadar ağlayın
acıyla değil ama

yeyin
sevdiğiniz tatlardan
israf yapmadan
yaşamak için
zevk almak için yeyin...

uydurun
adımlarınızı hayatın temposuna
kazağınızı pantolununuza
ayağınızı yorganınıza
dahası
hayat hikayenize mutlu sonlar uydurun


gezin
farklı insanlar görmeye
farklı iklimlere
kafanıza göre...
kalplerde, zihinlerde gezin...
kırmadan kırağı vurmuş çiçekleri,
düşürmeden çiğ tanelerini....
sevin
acıtmadan kanatmadan elleri
hoyrat olmayan dilleri sevin
yetimi
öksüzü
mavi  gökyüzü altında
nefes alanı sevin...

dostunuzu
geçmişinizi
hatıraları
şu anları sevin...

eskiyen yılları
kırlaşan saçları
yorganınızı örten elleri sevin!
hayat bizlere verilen en güzel hediyedir...her günü doya doya yaşayın...yaşamaya çalılın değerli okurlarım e mi:))  meleğinizi sevmeyi de unutmayın tabii yani:)

1 Ocak 2013 Salı

ESKİ YIL



SELAM DEĞERLİ OKURLARIM,

Selam diyorum ama bu selam diğer selamlardan değil, pek bir kıymetli hanii...
2012 yılının son selamı zira bu selam, ötesi yok...
bir daha 2012nin 31 aralığı yaşanmayacak...


gerçi şu da var ki her an özel ve eşsiz...
her insanın  özel ve eşsiz olduğu kadar:))


2012 acısıyla tatlısıyla...
hayallleriyle ümitleriyle, kederleriyle
sağlığı ve hastalığıyla dolu dolu geçti her birimiz için şüphesiz...

protokoller vardır hayat adına,
yaşanması gerekir derler
yılbaşınızı da protokolllerle geçirmeyin sakın haaa...
ille de kırmızı bir nesne kullanmak zorunda değilsiniz ne de olsa...


insanları sınırlamak neden ve ne diyedir ki...
bir kutlama kültürüdür aldı başını gider böyle zamanlarda,
hindiler şarttır sanki,  ille de allar morlar...ille de şunlaar bunlaar, ne gereği var...BIRAKINIZ YAŞASIN İNSANLAR CANIIIM:))

yüzmek mi istersin git yüz değerli okurum yani...sinemaya git, erken yat ya da geç...ama sen çiz ne istediğini...
ya da kitap okumak mı istersin, gece gece gidip simit yemek mi, resim çizmke mi...
klasik  olmak kader değildir istersek, klişe ya da:))



oksijensiz mekanlarda kutlanan samimiyetsiz partilerle insanların kendilerini unutma çabası...
hiç tanımadığın, hiç  bilmediğin insanların nefesini ensende hissettiğin adım atmaya yer olmayan mekanlara ne hacet...

yalnızlığa başka insanları da ortak ederek tek kişilik yalnızlıkları unutma avuntusu...
bir bebeğin gülüşleri...hayata ilk merhabası annesinin kollarında...
bir çiçekçiden alınan tek bir kırmızı gül...
karlı sokaklarda el ele gezmek...
ailece yenen kestaneler, tombalalalar...
acının çalkantılı sularından sakiiin  serin bir dost kucağına kaçışlar...
trafik kazaları yılın ilk günü artmak zorundadır sanki...


 bir çerez reklamı var, çok manalı geliyor bana:
-size fıstık tadında,
tüm zorluklar karşısında ceviz kabuğu gibi sert duracağınız,
incir çekirdeğine üzülmeyeceğiniz bir yıl dileriz" diyen yemiş reklamı....

ben de sizlere
sağlık, huzur, aşk, mutluluk, sabır ve dilediğiniz şeyleri en güzel biçimde sizlere getirecek ve bir daha assssla sizden ayırmayacak bir yıl dilerim...

2012 yazması da okuması da çok daha kolay bir yıldı,
ama kişisel olarak benim için çooooook zor, çoook çetin ceviz bir yıl oldu...
hatta saçlarıma aklar ev sahibi oldu...
eski yıl...eski ama değersiz değil tabii ki.

2013'ten kişisel beklentim  şudur ki:
dünya madem yeni bir döneme girmekte, madem ki  21  aralıkta da ölmedik -ben size demiştim değil mi, medyum olmalıymışım  meğer- insanlar çok daha aklı başında, çok daha neşeli, refah içinde olsunlar!
hayvanlar da, bitkiler de varlıklarıyla, sağlıkla çevremizi sarsın!
gereksiz havaii fişek gösterilerinden vazgeçerek  bu yıl olsun çevre kirliliğini azalatalım mesela...



NİCE MUTLU YILLAR YAŞAYIN E Mİİİİ...
SEVDİKLERİNİZ HEP ÇEVRENİZDE, YANINIZDA OLSUN E Mİ!!!
şimdiden başladı havaiii fişkeler...off offff....

Etiketler

ELLER

ELLER beynimizin dışarıya uzanan yansımalarıdır derler bilir misiniz? eller soğuğun ilk durağıdır ruhtan sonra, - onun içindir ki eller...