5 Aralık 2019 Perşembe

ŞEHRİN IŞIKLARI

Günaydın kestane şekeri okurlarım,
sizlere güzzel mi güzeel şehir manzaraları sunacağım bu yazımda,
UEDAŞ'ın yaptığı bir fotoğraf yarışmasından alınma kareler sunacağım,
sabah sabah gözlerimi şenlendirdi kendileri, paylaşayım istedim iştee...



teyzemizin zeytinle uğraştığı bu  fotoğraf birinci olmuş, tabii yıllardır devam eden bu yarışmanın başvurusu geçmiş...yoksa sizler de yollayabilirdiniz tabii..

 MERAKLISINA:
Şehrin Işıkları 7 Fotoğraf Yarışması Başladı!

Büyük heyecanla beklenen an geldi. Gece ve Işık temalı, "Uluslararası Şehrin Işıkları 7" yarışmasına katılımlar başladı. 30 Eylül tarihine kadar fotoğraf kabul edilecek yarışmada büyük ödül Limak Otellerinde 2 kişilik 5 gece sürecek muhteşem bir tatil* olacak.

Konu: Gece ve Işık
Katılım Tarihleri: 15 Ağustos - 30 Eylül 2019
Değerlendirme: 1-4 Ekim 2019
Sonuç: 7 Ekim 2019

Ödüller
1.lik Ödülü: Limak Otellerinde 5 Gecelik Tatil*
2.lik Ödülü: Canon EOS 200D Kit (Çanta+Tripod+SD Kart)
3.lük Ödülü: DJI Ryze Tello Drone


HAYATA FOTOĞRAF KARESİNDEN TUTUNMAK DA VAR TABİİ...

Bu da ödül alan fotoğraflar içinde mesela...ne de güzel bir enstantane :))Boğaza karşı... o an orada olmak isterdim doğrusu.


bu yıl 7. defa düzenlenen yarışma artık uluslar arası boyutta...bu senenin birincisi Aygül Öztürk'müş, tebrik ederim. Dergicilikte National Geographic mesela bir şaheserdir bence, fotoğrflarını piksel pikselş ezberleyesim gelir kimi sayılarının...
yıl başı geliyor ve artık 2020'leyeceğiz madem takvimleri, başlar dergilerde abonelik indirimleri de, kaçırmayalım bu sene derim.



bence bir tutku fotoğraf...amatör de olsa bir tutku...
bazen tek bir kareyi çokl iyi çekeyim derken birçok olayı kaçırırım bile.
eğer o fotoğraf istediğimiz gibiyse keyfimize diyecek yoktur değil mi...





2 Aralık 2019 Pazartesi

KARACUMADAN KALMA

herkese  gönül dolusu günaydınlar diyerekten günün paylaşımını açıyorum canlarım...
ben artık kızıl oldum...tebdil-i saçta da ferahlık vardır diyerekten kuaförüme uydum hem kızıllandım alı al moru mor , epeyce de kırptırdım hem...
değişiklik iyi geldi mi derseniz henüz anlayamadım, 
alışamadım, zorluk veya kolaylık yaşamadım, zamanla anlar yazarım canlarım. 
Ancaaak epey rahat kafam, uzun saç valla yorucu, ki bi bakım vs. bile yapmayan biri olarak ben bunu diyorsam her sabah kalkıp fön çeken arkadaşlarımı düşününce  şükrediyorum tabii, uğraşamam...En azından şimdiki aklımla, belki günün birinde ben de başlarım bu işlere kim bilir?


dün haberlerde duyduğuma göre büyük markalarda dahil olmak üzere araçların güvenlik kriterleri ve kaza raporları ortalama bir erkek modeli belirlenerek yapılıyormuş, neeee dedim, şaka gibi...yıl olmuş 2020, kadın sürücü sayısı son beş yılda bile nerdeyse %100 artmış ülkemde ve Dünyada da belirgin bir artış söz konusu, ama aracın airbagi bile, kaza hasar kaydı, güvenlik ölçütleri bile ERKEKLER baz alınarak yapılıyor...biz neresindeyiz bu güvenlik işinin?
yuhhh yani!

ki otomotiv hızla ilerleyen, büyüyen bi sektör, yenilikçi...her yıl modeller değişiyor, renkler değişiyor vs...ama simülasyon mankeni hem standart hem erkek!
OLACAK İŞ DEĞİL...
kızdırmayın beni Şoför Nebahat'i yollarım haaa....


standart tipe indirgemek kolay tabii, oysa kadınlara göre de deney yapılmalı...
çocuklar ve kadınlar arka koltukta oturacak şekilde planlanıyormuş araçlar.;
biz Allah'ın kulu değiliz otomotivcilere göre...



e o zaman kadınlara uygun araç incelemelerini de ben yapayım...
doğrusu kadın kilosu doğumu hesaba katınca değişkendir, kabul ama birçok sürücü de kadın değil mi? sabah sabah cinlendirmeyin beni...kadını hesaba katan otomotivcilere buradan teşekkürlerimi sunarım canım :))

aracınızı satana kadar sizin işiniz demek ki...ayıplıyorum sizi.


kışa giriyoruz artık, bugün sırça tutmuştu heryer...kristaller dolmuştu yollara...amman dikkat, kışlık lastiklerinizi takın değerli okurlarım, cezasını ödemeden evvel...
Ceza dedimse ille para değil kazalar da kışlık lastikle gelen bir ceza bazen...


gerçi dün kışlık lastikle kaydım avm'nin üst kata çıkan otoparkında, 
çok korktum tabii...kızım da benimleydi, benden önce çıkanlar kaymıştı zaten, yaklaşık on dakika havasız ve dışarıdan gelen bariz otogaz kokusuna ek bir de kalabalık ve sıkışma...yani kara cuma diye diye kararttılar içimizi. Kitlendi trafik avm'nin oto garında, ayrıca lpgli aracın otoparkta ne işi var, yasak değil miydi?



Onu da geçtim, kayma sebei olarak acaba lastikleri mi kötüydü dedim ama meğer kum varmış zeminde, bir de yokuş yukarı olunca tabişi kaydı önümdeki araçlar...ben ne mi yaptım, tabii ki kuyruktan çıktım ve diğer kapıya yöneldim, orada da acayip bir yoğunluk...
bana kalsa avm'ye  gitmezdim de kızımı kıramadım;  indirim bitmiştir, aşırı kalabalık gitmiştir savım tutmadı, hava yağmurlu olunca çocukla kapalı yer aradık haliyle hepimiz...

 millet indirim sözünü duyar duymaz soluğu orada almış, sanırım  indirim günleri de artırılmışmış, iyi ama günlerden pazarrrr! KARA CUMA GEÇTİ...üstelik birçok markada da sahte indirim vardı, şikayet eden edeneydi...SADECE bir iki kişinin eli dolu dolu olduğunu gördüm, o da sadece miğılı mağazasından almıştı.
bugüne değin 111 kişi kara cuma sebeiyle çıkan arbedede ölmüş Amerikada...


tek lokma yemeden-içmeden,  kibrit çöpü almadan geri döndük ama bittim yaniiii.
***iyi yönünden bakarsak :
-Param cebime kaldı  sonuçta,
***evim evim güzel evim diyerekten gelir gelmez adeta evin duvarlarına sarıldım :)))

KARA CUMANIN TARİHİ:

Eskiden köle pazarlarında satılamayan siyahi kölelerin indirimde elden çıkarılıp satıldığı köle pazarlarından kalma bir alışkanlık bu kara cuma!ABD.'de çadırda bir gece evvelden sabahlamalar artık sıradan görüntüler bildiğiniz gibi. göre değil aslında..

'Black Friday' indirim furyası devam ederken ülkemizde Harika Cuma, Şahane Cuma, Büyük Cuma, Efsane Cuma gibi isimlerle anılan büyük kampanyaların çıkış noktası ise 1900'lü yılların başına dayanıyor.

Köle indirimiyle başladı

Sabah yazarı Şeref Oğuz, Şükran Günü’ne ithafen, cuma günü köle satışında indirimlerin yapıldığı ve bugüne de bu yüzden “Kara Cuma” denildiğini şu sözlerle anlattı:
"Black Friday; 1904 ve 2019 farkı:
Kölelik kaldırılmadan önce Amerika'da Kara Cuma bilinen bir uygulamaydı.
Şükran Gününden sonraki Cuma günü köle sahipleri plantasyondaki siyahi köleleri pazara topluca getirip fiyatlarda damping yapardı.
"Kara Cuma!" bugün bu hale geldi."



BAZI FİRMALAR İNSANLARIN DUYGULARINA NOKTA ATIŞI YAPIP:

 MAVİ CUMARTESİ DEMİŞ...pırlantacılar -uyanık tabii...
tarihi uzatanlar da  çok...kara pazar diyenler de çıkmış,bilmiyordum...

fakiri fukarayı gözeten bir indirim günü değil kısacası kara cuma...bir tanıdığımın 1650 tl.ye aldığı tv kara cuma indiriminde epey epey zamlanmış ve  2200 tl olarak satılıyormuş, buyrun size indirim. Arasında bir hafta yok diyor kendisi...hadi  buyrun bakalım;)


Alın verin ekonomiye can verin, tamam da kendi ekonominiz batmadan,
gerçek ihtiyaçlarınız  için alım yapın...
Gereksiz her alışveriş doğaya zarar nitekim bildiğiniz üzere.

4,5 km. yolu 45 dakikada  aldık beklemelerle,  kornalar eşliğinde sinir harbiyle...
 Arabasını yolun tam ortasına bırakan birkaç akıllı da vardı ki içimden kötü şeyler geçti, dörtlü dediğimiz sinyalleri yakıp bırakmış aracını otoparkın en işlek yoluna, 
-acaba dedim sosyolojik bir deney filan mı yapılıyor?
 saflıkta son nokta....meğer gerçekten alışveriş içinmiş!

-tuuuu senin yüzüne, ayıp ayıp dedi arkamdaki araçtaki ihtiyar amca...neyine senin kara cuma ulen sen Türksün dedi...ilginç bir yorumdu tabii amcanınki, 
karşıdaki duymadı galiba söylenenleri, pişkin pişkin güldü, utanmadı bile!

 zaman kaybıydı kısacası avm'de  farklı birşey yemek serüvenimiz...ama akıllandım, herkes aynı iç güdüyle kaçıyorsa yağmurdan avm.lere açık havada gezecek olsak şimşektir gökgürültüsüdür derken çarpılma riski var... o halde  evden çıkmamak gerek belki de...düşer mi düşer yıldırım demişler buna.Allah esirgesin canlarım...






yap kekini, yap kahveni  çayını...iç cama karşı oooohhh!
kasma kendini okurum.
yaşasın evim yaa!

Etiketler

NEREDE TRAK ORADA BIRAK :) zaten aşk bir trafik kazası değil midir meleğim:) 20-04-2024

GÜNAYYYYDIN:=))) BUGÜN bahar geldiğinin kanıtını yaşadığım nir güne meraba dedim, biraz güneş...biraz pus...bolca çiçek oh mis... polen:)ç...