CANIMIN YAPRAKLARI VE BAHAR

MERHABA CANIMCIKLARIM, KAYAHAN'IN DEYİMİYLE CANIMIN YAPRAKLARI...

Selam sana ey dünya kocaman bir bahar gününün deli pembe yapraklarından...

Rahmetli sıfatı ona yakışmasa da USTA YORUMCU KAYAHAN^'dan bir alıntıyla açtım bu yazımı...

***Gerçi ölümün yakışmadığı kul yok imiş...

***Allah rahmet eylesin usta sanatçıya, üstünden günler de geçse, yıllar da geçse o hep anılacak, sevilecek, sayılacak...

-  ÖLMEZ ESERLER bırakanlar ÖLMEZLER nitekim...***tıpkı Atatürk gibi!

-Dünya iyilerin hürmetine dönüyor derdi babaannem, nurlar içinde yatsın...

-nurlar içinde yatsın dedim de "ışıklar içinde yatsın " lafı peydah oldu bu aralar, epey bir kullanan var..benim kulağımı tırmalıypr açıkçası, ışıklar içinde uyusun diyen var ki o daha da beteri..nedenmiş o; karanlıktan korkarmıymış ki?  korksak ne olacak ÖLDÜKTEN SONRA, kara toprağa sarınan bedene korku neylesin a dostlarım? nur demek hoşlarına gitmiyor besbelli, fark yaratmak istiyorlar belki de...ölene ışıklar içinde uyusun demek de makbul de bir de cenazesini alkışlamak...ne iyi yaptın da öldün der gibi...bravo diyenler var ismi lazım değil, akıl var nizam var canm yahuuuu....cık cık cık!

***hayattayken el vermezler ki düştüğü köşeden kalkabilsin...ölünce alkışlar karanfiller!!!

***bu ülkede ölmek midir meziyet?!

-Neşet Ertaş usta,Tuncel Kurtiz,  Müslüm Gürses, Barış Manço, Cem Karaca...nice güzel insanlar kaybetti bu memleketin kültür ağacı :( dal dal...yerine yenisi gelir  mi tartışılabilir ama yeri dolar mı acaba?asıl mesele bu...

***Güzel insanlar yıldızlar gibi bir biiiir kayıp gidiyor :( Geçenlerde Müslüm Baba 'nın mezarı başında anıldığı gündü, mezarı başında sevenleri ve eşi vardı sadece...sanat dünyasından kimse yoktu, eşi ağladı vefasızlıktan dem vurarak, ama sevenleri yeter dedi...

***VEFA bir semt adı mıdır ey ahali?!

-Sanat dünyasının işi vardır hep, on kameradan aşağısına gelek istemezler, ortam cancanlı olmalı nitekim...*tabii söz meclisten dışarı canımcıklarım o ayrı...

***Bir gün ölsek mezarımızın başına kimler ne halde gelir acaba, bunu günün sorusu yapalım ve düşünelim tek bir dakika..ne dersiniz?

-valla ben de anlamıyoyum....soymayın bana....

-insanoğlu-kızı doğuma sevinir de ölümü görmezden gelmeyi pek sever ve hiiiiiiç ölmeyecekmişçesine yaşar...belki bugün en son günün? ne malum ey insan evladı...kazanın doğduğuna inanan amma velakin öldüğüne inanmayan bi insanevladıyız galiba....

-ÖLMEZ ESERLER dedim ya...

şiir gibi,

şarkı gibi,

edebiyat gibi kısaca...

ameliyatla can kurtarmak gibi...

cana can katıp doğum yaptırmak gibi mesela....

okutmak gibi abece...alfabe...ne dersen de adına :))

***nitekim beni de unutmayanlar var,şükürler olsun: Senem TUTUM gibi, Gözde Tutum gibi...selam olsun burdan, kocccaman öpücükler o tontiş yanaklara...nasıl unuturum sizleri ki -hatırladınız mı ? diye yazmışsınız...iyi ki varsınız tatlı kuzularım iyi ki varsınız ;))

Senem ve Gözde'nin nezdinde beni anımsayan, iyi kötü kulağımı çınlatan herkese kucccak dolusu selam olsun canımcıklarım...güzel paylaşımlarınız hiiiç bitmesin canımcıklarım...canımın yaprakları....

Gündemin sürekli değiştiği günümüzde hayat öyle bir hızla esiyor ki herşey bir anda eskiyiveriyor...malum biraz balık hafızalıyız diyoruz ya işte bundan olsa gerek; haber çok, olay çok, uyaran çok bu memlekette canlarım...

Üzüldüm canlarım; kar yağdı zallım saçak yaprağa dökülen söğütlerin dallarına dün ve eveli gün, yazııık dedik içtenlikle tüm ahali...koşup sarılasım gelen çiçek dolu dallar bembeyaz karla kaplanınca şaşırdım önce, çiçek açmış bir kiraz ağacı sandım, sonra baktım ki sarı bir taksi var ve üstü bembeyaz yandı gülüm keten helva misali, yandı zavallı çiçekler dedim...üşüdü zavallılar dedim...

-meyve de az olur yine belki bu yaz, çok ayaz vurdu nitekim...

kızlarımız da bu çiçekler gibi vesselam...korunup kollanmak ister her daim!!!

-geleceğin anneleri, geleceğin avukatları,geleceğin çiftçileri, mimarları, sanatçıları kızlarımız!

öpülesi ellerle geleceği doğuran analarımız bugünün kızları...okusunlar diye yalvardığım, iş sahibi olsunlar diye heryerde her vesile ile bunalttığım kızlarımız...kimi köyde ahırdaki koyun kadar değeri olamayan kızlarımız...daha doğrusu çocuklarımız, evlatlarımız...

-sanal oyunlarla ölümü keşfeden, haberlerde göre göre katledilemeyi ve bu cinsten kavga dövüşü basitleştiren, hiçleştiren çocuklarımız..aslına bakarsanız BAHAR DALLLARIMIZ!

-BAZI bilgisayar oyunları şiddetle donanıkken ve bizim evlatcıklar saatlerce bu tarz denetimsiz içerikle karşı karşıyayken medyada, internette, sağda solda kar da vurur dallara yağmur da fırtına da...bereket versin  Milli Eğitim Bakanlığı olayın peşini bırakmayıp bazı oyunlarla mücadele içinde, mahkemeye verdikleri var hatta..aman geç kalınmasın da...

GÜNÜN FOTOĞRAFI

İŞTEEEE...su ısıtıcı ne işe yarar sorusunun cevabı :=)

*bir öğrenci evinden...

ne deyim bilmem ki...