7 Mayıs 2015 Perşembe

SÜMÖLÖG VE HIDRELLEZ

MERHABA CANLARIM, CİĞERLERİM, CİĞERPARELERİM :)

BAHARI görüp de sizleri unuttum sandınız galiba ....cık cık cık..
Yazamıyorum sık sık ve bundan mutevellit bi mahcubum siz okurlarıma, üzgünüm tabii bu duruma, ancak vaktim çok sınırlı gerçekten, affedin bu aralar blog yazarınızı emi?

bahar yüklü bulutlar doldu içime, ya sizin?

neler yapıyorsunuz, çayır çimen geze geze oldunuz mu siz de geveze söz meclisten dışarı :)

öyle bir türkü vardır ve netekim ben de pek severim, kızına gönül verdim darılma hanım teyze der...
yurdum insanının düşünceli ve ince oluşunu burdan bilelim ki kızını sevdim diye bile özür dilemektedir insanımız...öyle de kibarız yani...
peki toplumsal olaylarda çıldıran, TOMAlara taş atan kim...adliyelerde çarpışan kim derseniz de derim ki toplumsal cinnettir o ve gelip geçici bir durumdur cinnet...bahar çarpmıştır kimilerini de...kimileri de Bahar'a çarpılmıştır da ayakları ve beyni farklı yerlere gitmektedir belli ki...

seçim havaları da karışınca memleket havaları pek bi garip olmakta bu ara..kimi Ankara havasını seçim türküsü seçerken kimi de İzmir marşı çalarak gezmekte sokak sokak, cadde cadde... BANGIR BANGIR! yahu neden bunca eziyet millete, seçim ise seçim bizim arkadaşım, ne diye batr bar barlıyor o müzikler yani, sanki biz şarkı yüksek olursa sana mı vercez oyumuzu? melodiye oy veren var mıdır*??
-hımmm güzel seçim şarkısıymış, bu adamalr müzikten anlıyor mu diycez,
-müzikten anlayana oy verilir diye bi kural mı var?
***mecbur muyum dinlemeye bangır bangır? uyuyordum uyandım belki...
belki hastayım kafam kaldırmıyor cızırtılı melodilerini hoparlörden?
-bayraklar ve afişler de ayrı bahar havası  memlektimde...neyse ki daha çevreci çözümler üretilecekmiş bu sene...doğada çözünen bayraklar falan gibi...
 havalar güzel kısa ve öz...

-UMAY ANA'mız var bizim...
-HIDRELLEZİMİZ VAR***HIDIR VE İLYAS peygamberlerden gelmektedir Hıdrellez kelimesi...
-SÜMÖLÖG var bizim havalarımızda...
-cirit var...
-sinsin var...
-KAVGA YOK KÜLTÜRÜMÜZDE!!!SAVAŞMAK var ama cehaletle...
BARIŞMAK var kendi kendimizle, özümüzle...

bu arada sümölüg dedim de google hazretlerinden görsel istedim sümölög yazdım, bilmiyorum dedi, hiç bir sonuç çıkmadı...aaaa çok ayıppp google kardeş, nasıl bilmezsiiiiin???
sümük çıktı karşıma bol bol,ayyyyy.....ıııyy.....
ama şirin bebeklerin sümükleri de pek şirin canım, bakın bakalım...hehehe...


HIDIRELLEZ EFSANESİ NEDİR?
Hızır ve İlyas, Hükümdarın ordusundaki iki askerdir. Hükümdar bir gün ordusuyla birlikte ölümsüzlük suyunu (Ab-u Hayat) aramaya çıkar. Yolculukta, Hızır ve İlyas diğer askerlerden ayrılırlar. Bir subaşında durup, yemek için kurutulmuş balık çıkarırlar. Tam bu esnada deniz suyu balığa sıçrar, balık canlanır ve suya atlar. Böylece Hızır ve İlyas ölümsüzlük suyunu bulmuş olurlar. Bu sırada bir melek gelir. Hızır ve İlyas’ın kıyamete kadar yaşayacaklarını, fakat Hızır’ın karada, İlyas’ın denizde ihtiyacı olanlara yardım edeceklerini bildirir. Hıdrellez günü yani 6 Mayıs’ta Hızır ve İlyas’ın buluştuklarına, onların buluşmalarıyla ölü tabiatın canlandığına inanılır. Halk inanışına göre 6 Mayıs’ın yağmurlu geçmesi, Hızır ve İlyas’ın buluştuklarında sevinçlerinden ağlamalarının ve bulutların da onlara katılmalarının bir ispatıdır.

Yine rivayete göre Nuh peygamberin gemisinin fırtınaya tutulduğu, yeryüzünü suların kapladığı, tufanda, gemide ki insanların fer yad edip “ya Hızır bizi kurtar” diye dua ettikleri söylenir. Güvercin, (Aslında karga) ağzında zeytin dalı ile gemiye döndüğünde karanın yaklaştığı, suların da çekilmesiyle insanların karaya çıktıklarına inanılır. Bu anın anısına her yıl 3 gün Hızır Orucu tutulur.

Hızır’ın suyu benem,

Ab-ı Hayat Bendedir,

Kevserden İçen gelsin,

Kadru berat bendedir,

Hıdırellez günü, erkenden kalkılıp kapılar açılır. Genç kızlar için hazırlanan sandıklar açılır. Açılır ki eve bereket dolsun, genç kızımız da iyi bir evlilik yapsın.
Hıdırellez günü, bazıları sabah gün doğarken kırlara, bağlara, bahçelere çıkıp buralarda Hızır’ın ayak izlerine basarak bolluğa ulaşmayı düşler.
Hıdırellez günü, doğa ve insan sevgisi çok önemlidir çünkü Hızır ve İlyas, insanları, doğayı, iyiliği ve cömertliği seven, bereketin simgesi olan, kutsallıklarına inanılan dinsel varlıklardır.
Hıdırellez günü, hiçbir yeşil dalından koparılmaz.
6 Mayıs günü ikindi zamanı Hıdırellezin bittiğine inanılır. Ancak eğlenceler hava kararıncaya değin sürer. Hızır uğrasın! dileği bolluk gelmesi anlamında kullanılır
İşte dilek dilerken ve Gül ağacına astıktan sonra edeceğiniz Dua…
Bismillahirahmanirahim
bin bir adım bir adım
allah bir adım adım
kerim kerem allah
başımda bir duman var
yardım eyle ya allah
la ilaha illallah muhammeden resullullah
yetiş imdadıma hızır ile
allah birsin sen kulla mişersin
biz gibi kulların yardımcısı sensin
hızır deryada erdim murada amin

Kaynak: Ajanslar-ALINTI: SAMSUNKENTHABER
 http://www.samsunkenthaber.com/haber/kultur-sanat/hidirellez-duasi-nasil-okunur-hidirellez-dilegi-nedir/44121.html


GÜNÜN SÖZÜ
bugün MAHATMA GANDİ'den bir söz paylaşmak isterim canımcıklarım, buyrun okuyup düşünelim ve düşündürelim azıcık.

Bizler de hayvanlara daima değer veren bir milllet olmuşuz aslında, Osmanlı zamanında hayvan hastaneleri varmış, o dönem bile veterinerler-baytarlar çok değerliymiş netekim :) bahar olur da börtü böcek, kedi köpek, inek, sinek olmaz mı...
ahhh dün Hıdırellez kutlamalarında ne eğlendi Ahırkapıda halk...ahh imrendim...kuş olup oralara uçasım geldi bi r ara...aaahhh....




MERAKLISINA:

Hıdırellez deyince hep bu şiir gelir aklıma canımcıklarım...
ŞAİR: Necati Cumalı(1921-2001)

Kızılçullu Yolu

Hıdırellez günü, Kızılçullu yolu
Beni herkes severdi çocukluğumda
Arabacı yanına oturtur
Kırbacı bana verirdi

Ben Fitnat hanımın oğlu.
Zayıf bir kızı severdim
Gözlerinin içi gülerdi.

Hıdırellez güneşi,
Beraber tırmanmadık mı ağaçlara?
Siz kanatmadınız mı ellerimi
Elma çiçekleri?


NOT: Arabacının ata kırbaç vurmasını tabii ki istemezdim ama at arabası diye bir gerçeklik  var ve fayronlar varmış zamanında...ah vurmasak o güzelim atlara, eşeklere...
-faytonda atlara vurmaya karşıyım efendim!!!

GÜNÜN ŞARKISI
ZEKİ MÜREN'in yıllanmış sesinden dinleyelim efendim: BAHÇEVAN...



ÇOCUKLARIMIZA SANAT MÜZİĞİ DİNLETELİM CANIMCIKLARIM...o güzel dimağlarını boş ve kötü şeylerle doldurmalarına izin vermeyelim, ne dersiniz?
-olur olur, hem de güzel olur :)



ne de sevimliymiş rahmetli, nurlar içinde yatasın inşallah  dev çınar!

-bu arada çok tatlı birini tanıdım, bal gibi biri ve adı da BALJAN :)
BALCAN gibi yani...burdan ona selam olsun efendim :)bloğumuza hoşşgeldin Baljan bacım :)
SATIRLARIMA SON VERİRKEN
YUVANIZ HUZRA GARKOLSUN EFENDİM....
*GAROLMAK: TDK'ya göre gömülmek, boğulmak demek, coşsun huzurlarınız, taşsın da sizleri huzur sarıp sarmalasın demek...
çok mu yazıdm bugün...patlattım mı kafacıklarınızı :( utandım işte...
 
**hadi kaçtım o zaman...
***kalın bahar bahçe! *bu sözü de şimdi uydurdum ama cuk oturdu vallahi yani...
blog yazarınız aymelek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız ve görüşleriniz bizim için değerlidir, paylaşımlarınızı bekliyoruz.

Etiketler

ELLER

ELLER beynimizin dışarıya uzanan yansımalarıdır derler bilir misiniz? eller soğuğun ilk durağıdır ruhtan sonra, - onun içindir ki eller...