13 Ocak 2020 Pazartesi

DÜZEN

GÜNAYDIN CANIMIN iSTANBUL KÖŞELERİ...




ÇOOOK uzun zaman evveline dayanan bir şarkıda geçer bu söz:
-Canımın İstanbul köşesi,
gel de gelsin neşesi gönlümün.
Erdal (Çelik) söylemişti ve biz  ilk olarak Emel-Erdal ikilisinde   tanımıştık Erdal'ı, güzel şarkıları vardır kendisinin Gülendam mesela...tek kürekçim sensin mesela.
Nerden esti bilmiyorum, esti işte, çok da sorgulamamak gerek ilhamı.

Düzen konusuna gelince,
bu aralar nereye elimi atsam bir sepet, iki-üç kutu, bir çekmece düzenleyici çıkıyor karşıma; ne kadar hevesliysem artık düzenli olmaya. 2019 benim için dağınık geçmiş şimdi anlıyorum da, sadece fiziki ortam bazında değil, zor bir sene oldu 2019, inişli çıkışlı bir dünyaya sahne olduk hem ektörü hem seyircisi olduk işte.





2020 yılı umarım daha bir düzenli geçer...
zira düzenli olmak bizler için olmazsa olmazdır, düzen hayatı kolaylaştırır nitekim.
DÜŞÜNSENİZE her gün evde sürekli birşeyleri aramayı, tekrar bulana değin her yeri kurcalamayı...yorucu olur yani. Üstelik sinir bozucu ve zaman harcayıcıdır, mental olarak da yorar, fiziken de.
ZAMAN yönetimi aaçısından da felakettir düzensizlik, sürekli birşeyleri aramak.
görsel olarak da düzeni severiz, bir ayağında başka ötekinde başka renk ayakkabı giymeler, dağınık saç-baş-makyaj...hiç hoşa gider mi? sanmam.


Ne kadar bilincindeyiz düzenin? Ne kadar önemsiyoruz? Hele ki şehir hayatının koşturmacası içinde ne de çok ihityacımız var düzene...
ilk başta ilişikilerde düzene...trafikte düzene...evrak işinde düzene, evde düzene.


Düzenli olmak gün içinde bir çok şeyi düşünmek, yapmak ve planlamak zorunda olan bizlere nefes aldırmaz mı?
***takvimler bunun için var, zamanlayıcılar bunun için...saat de.
0rganize ediciler -organizer,  çekmece düzenleyiciler,  dolap içi düzenleyiciler de...bavullar, kutular, koliler...
***sonrasında yemek düzeni için beslenme listeleri...


***kurallar bunun için var; DÜZEN!


mevsimler düzenli, ya da düzenliydi şu küresel ısınmaya kadar...bizler düzenini bozacak kadar müdahale edince doğaya dengesi de şaştı zavallı doğanın...kar-buz kalınlıkları değişti, bir çok kıta sular altında kalacak bu gidiş devam ederse.Kutup dairesine yakınlığı olanlar orta kuşak ülkelere yayılmaya çalışıyor, adeta istila ediyor yeni coğrafyaları, onların düzenini bozarak yeni dünya düzenini kurmaya çalışıyor...
 robotlar yeni bir düzen inşaa ediyor işte, yavaştan yavaştan hayatımıza  giren robotlar Japonya -Kore gibi ülkelerde çoktaan kendi düzenini kurdu bile.



***
geçen denk gelmiştim bu söze:
"düzen istiyorsan hayatta, kafan rahat olsun istiyorsan 
aldığın şeyi yerine
herkesi hak ettiği yere  koy." diyordu;
bu kadar net aslında...kim demişse güzel demiş.


kafa karışıklığı istemiyorsak planlı- amaçlı- organize olmayı başarabilmemiz gerekir canım okurlarım...karmaşanın ortasında sessiz sakin duramazsınız zamanla, bunalırsınız zira...en basitinden  karmaşa içinde neyin nerede olduğunu bulmak epey zaman alır ki zaman ennn değerli armağan bence bizlere, yedek zamanımız olmadığına göre:)))


çeşit çeşit küpeler, çeşit çeşit tokalar, anahtarlar, faturalar, lazım olur diye bırakılmış boş bir metal kutu, dikişi seti...derken o çekmeceyi açası gelmez ya  hani o çekmeceyi, her seferinde ararsın  birşeyleri, toplumca çok az kullandığımız kanısındayım organize edici eşyaları, daha yeni yeni aydınlandık bence. bunda koçtaşın, ikeanın ve dahi Japon pazarlarının hakkı ödenemez...


Evlerimizin organizasyonları tüketici toplumu olmadan evvel bu kadar dert değildi çünkü. 
Üç -dört pantolunu vardı belki bir erkeğin, kadın demedim farkındaysanız, kadınlar söz konusu olunca sayının fazla olması daha normal kıyafet hususunda; ya da normalleştirildi...
şimdi erkekler bile kadınlarla yarışır oldu ve bu hızla al-kullan -tüket mantığı hakim; eşya çok...

eşyalara hizmet eder olduk, eşya bize hizmet edeceğine.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız ve görüşleriniz bizim için değerlidir, paylaşımlarınızı bekliyoruz.

Etiketler

NEREDE TRAK ORADA BIRAK :) zaten aşk bir trafik kazası değil midir meleğim:) 20-04-2024

GÜNAYYYYDIN:=))) BUGÜN bahar geldiğinin kanıtını yaşadığım nir güne meraba dedim, biraz güneş...biraz pus...bolca çiçek oh mis... polen:)ç...