10 Ekim 2013 Perşembe

KOZMİK DETOKS-BEYİN DETOKSU


Selam değerli okurlarım,
bugün ruh sağlığı günü...ruh sağlığı demek sağlıklı birey, sağlıklı toplum demek haliyle canlarım...

Dün Ahmet Maranki'yi izledim, diyor ki ekim-kasım -hatta aralık ayları detoks için en güzel zamanlardır. Hatta bir de çorba tarifi verdi kosmik çorba diye...merakla bekledim, dinledim, işe geç kalacağım nerdeyse, hala kosmik çorbadan haber yok, en sonunda söyledi, kozmik dediği EVRENDE var olan-cosmos'dan  türemiş anlaşılan- Allahın  yarattığı, halihazırda varolan anlamında yani...
*Maranki;   yaratan, yaratıcı demeyi tercih ediyor, kişiler, beklentiler çeşit çeşit nitekim hayattan.



*hayatta beklentilerimiz de çeşit çeşittir, kiminin mendili var dilenir, kiminin mendili var göz yaşın siler, kiminin merdiveni var göğe çıkmaya dayar...



kiminin merdiveni var basamaklarına ayak basmamış bile...
*Maranki kosmik çorbayı tarif etti sonunda ve ben de işe geç kaldım ama...içinde bir ben yokum yani...ne de olsa kozmik:)


KOZMİK ÇORBA
malzemeler
1 adet soğan
250 gr haşlanmış barbunya
1 tane küçük boy havuç
yarım bardak yer fıstığı
çeyrek bardak çemen otu tozu yada tohumu
2 adet defne yaprağı
4 diş doğranmış sarımsak
1 tutam tarçın
zerdeçal
10 adet zeytin yaprağı


***Defne yaprağı zaten tek başına beyne detoks yaptırabilir zaten, kullandım biliyorum ama uyuyamadım bunu da belirtmeliyim.
***Biberiye de iyi gelir beyin yorgunluğuna, onu da denedim ama azcıcık değerli okurlarım...

NOT: ALERJİNİZ OLABİLİR, DİKKAT!
eğer alerjik bir bünyeniz varsa  her şeyi denemeyin derim...

* Bazılarımız, para, iyi bir iş, kariyer dilerken, kimileri de iyi ilişkiler, arkadaşlıklar, dostluklar ve eş hayali kuruyor. Umut ve beklentiler herkese göre farklılık gösterse de ortak bir beklenti var ki o da fiziksel ve ruhsal sağlık.
-bazen kalabalıklardan kaçmak gerekir, kendimiz için, dinlenmek ve ruhumuzu dinlemek için a dostlar...

Güzel bir yaşam için bireylerin sağlıklı bir psikolojiye sahip olması gerektiğinin altını çizen Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniği Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver,  uzun ve nitelikli bir yaşam için bir yıllık bilanço yapılıp, hayata dair gelir ve giderlerin gözden geçirilmesi uyarısında bulunuyor. Ünsalver, "fiziksel ve psikolojik gelir giderler göz ardı edilmemeli, 1 yılda 5 yaş yaşlanmamak için ise beyin check-up'ı yapılmalı" diye konuşuyor.


Geçen bir yılda yapılan olumlu ya da olumsuz davranışların, seçimlerin ve ilişkilerin değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Ünsalver, her bireyin yorgunluk sorgulaması yapmasının faydalı olacağını kaydediyor. Ünsalver, 1 yılda 5 yaş yaşlanmanın mümkün olabileceğine dikkat çekiyor. Yrd. Doç. Dr. Ünsalver; "Belki de geçen yıl kendinizi çok yordunuz, fiziksel ve psikolojik sıkıntılar yaşadınız. Zaman oldu kendinizi, sevdiklerinizi ihmal ettiniz. 1 yıl geçince 1 yaş yaşlanıyoruz ama siz belki de zihinsel olarak 5 yıl yaşlandınız ya da 5 yıl gençleştiniz" diyor.

Bu değişimlere sebep olan olumlu ya da olumsuz şeyleri herkesin gözden geçirmesi gerektiğini belirten Ünsalver ancak bu şekilde yeni yılda olumsuzlukları hayattan çıkarabileceğimizi veya bunlara karşı savunma geliştirebileceğimizi söylüyor.

Yeni yılda herkesin kendine hedefler koymasını isteyen Ünsalver, bu hedeflerin kişinin kendisine, çevresine ve topluma yönelik olabileceğini kaydediyor.

Yrd. Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver bu hedefleri şu şekilde sıralıyor;

Kişisel hedefler


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Beden ve zihin sağlığınıza dikkat edin!


Beden ve akıl sağlığının yerinde olması hayat kalitesini belirleyen en önemli kriterlerdir. Beden sağlığını olumsuz etkileyen hemen her şey akıl sağlığını da olumsuz etkiler. Zaten beden ve zihni birbirinden ayırmak pek de mümkün değildir. Başka bir deyişle bedeninize yaptığınız yatırım zihninize de yapılmış olacaktır ve tersi de geçerlidir.

Sağlıklı ve düzenli beslenin!


Sağlıklı, düzenli ve dengeli beslenmek ilk hedef olmalı. Yediklerimiz gastritten kansere kadar birçok bedensel hastalığa neden olabilir. Aç kalmak ya da zaman zaman tıkınırcasına yemek kan şekerinde düzensizliğe neden olarak baş ağrıları, gerginlik, huzursuzluk, konsantrasyon güçlüğü gibi belirtilere ve sonuçta keyifsiz hissetmenize neden olabilir. Gıdaların dışında içtiğiniz sıvılar da önemli. Yeni yılda daha fazla su içmek ve gazlı içeceklerden uzak durmak iyi bir hedef olabilir.

Spor yapın ama kilo vermek için değil!


Haftada 3 gün en az 45 dakika ve nabzımızı 100'ün üstüne çıkaracak düzeyde spor yapmak hem kalp damar sağlığı hem de zihinsel yorgunluğu uzaklaştırmakta faydalıdır. Kilo vermek ve güzel olmak için spor yapmayın, çünkü bu sizi baskı altında tutacak bir hedef olacaktır ve spor yapmaktan alacağınız keyif azalacaktır. Oysa beden sağlığınızı akılda tutarsanız daha düzenli spor yapabilirsiniz. Yoğun spor faaliyeti sırasında salgılanan endorfinler keyif hissi verir ve gündelik moral bozukluklarını geçirmekte oldukça etkilidir.
maşşallaaah nineye bakın nineye :)
 

Uykunuza önem verin!


Hayat koşullarının getirdiği kısıtlamalar sebebiyle uykunuzdan kırpıyor olabilirsiniz, bu durumda uykusuzluğun getirdiği huzursuzluk, dikkat dağınıklığı ve metabolik sorunlar gelişmeye başlayabilir. Yeni yılda uykunuzdan fedakârlık etmeden hayat kalitenizi yüksek tutmayı hedefleyin.

Sigaradan uzak durun!


Sigaranın zararlarını bilmeyen kalmadı gibi. Ancak sigarayı bırakmak bazen hiç de kolay olmayabilir. Çünkü sigara psikolojik ve fizyolojik bağımlılık yapar. Bırakmaya karar vermenizde ve bırakma sürecinde bu konuda uzman birinden destek almanızda fayda vardır.
-yukarıdaki resme dikkat edin, kadını göreceksiniz...bazen de ihtiyarı...algı;)

Alkole dikkat edin!


Alkol kullanımını sınırlamak ya da tamamen kesmek. Zaman zaman bir iki kadeh alkol keyiflendirirken, sık sık alkol almak alkol bağımlılığına yol açabilir. Bağımlılık yıllar içinde gelişebileceği gibi kısa zamanda da gelişebilir. Eğer alkolle sorun yaşıyorsanız yeni yıldaki öncelikli hedeflerinizden biri bir uzman desteğiyle alkolü bırakmak olmalı.

Öfke kontrolünüzü geliştirin!


Özellikle kalabalık şehir hayatı ve bireyselleşmenin artması çoğumuzun öfke kontrolünde güçlük yaşamasına neden oluyor. Öfke patlamaları sadece çevreye değil aynı zamanda kişinin kendisine de zarar verir. İlişkileri zedeleyen ve yalnızlığa iten bu sorunu çözmek yeni yıl hedeflerinizin arasında yer almalı. Öfkeyi dışa vurumun sağlıklı yollarını bir uzman desteğiyle bulabilirsiniz.

Eğitime önem verin!


Mesleğinizle ilgili bir kurs ya da özel bir eğitime gitmeyi planlayın. Çalıştığınız alanda ne kadar çok deneyiminiz olsa da yeni gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmanın ve becerilerinizi arttırmanın en iyi yolu eğitimlere katılmaktır.

Beyninizi uyarılara maruz bırakın!


Beynimiz plastik bir yapıya sahiptir ve biz onu ne kadar çok değişik ve çeşitli bilgiyle donatırsak o kadar canlı kalır ve şekillenir. Örneğin yeni bir dil öğrenmek, o dili gündelik hayatta faal bir şekilde kullanmayacak olsanız da beynin uyarılmasını sağlar. Yeni bilgiler karşısında beynimiz sinir hücreleri arasında yeni bağlantılar oluşturur. Bisiklete binmeyi öğrenirken dengeyi öğrenebilmek için kaslarımızın geçirdiği değişikliklerin benzeri bir süreç beynimizde de sürer. Yeni beceri yeni bir beyin anlamı taşır.

ahanda  Dali ***hafif çatlak gibi...

Çevreyle ilgili hedefler


Önceliklerini gözden geçirin!


Yakın çevrenizle ilişkilerde öncelikleri belirleyin. Evli ve çocukluysanız, çocuk ve eşle ilişkiler ilk sırayı alır. Çocuğunuz ve eşinize yeterince ve kaliteli bir zaman ayırmayı hedefleyin. Çocuk, her yaşta ebeveyne farklı şekilde ihtiyaç duyar. İleride nasıl bir insan olacağı ebeveyniyle kurduğu ilişkiden önemli derecede etkilenir. Çocuğun değişen ihtiyaçlarına göre yenilenmiş bir ebeveyn olmayı hedefleyin. Sadece çocuğunuz değil eşiniz de değişmektedir ve onunla ilişkinizde de zamanla yeni ayarlara ihtiyaç olacaktır. Günlük hayatın yoğunluğuna kapılıp birbirinizi ihmal ediyor olabilirsiniz. Evde de olsa baş başa zaman geçirmeyi ve birbirinizi yargılamadan dinlemeyi hedefleyin.

7 Ekim 2013 Pazartesi

İÇ MEKANLARA TEMİZ HAVA


 
 
 

MEKANLARDA TEMİZ HAVA

Kimi zaman büyük ve kalabalık şehirlerde bile dış mekanlardaki hava, iç mekanları kirletiyor... karbonmonoksit, kükürt, amonyak, egsoz vb. sürekli  havaya karışmakta...




Gün boyunca temas halinde olduğumuz bu maddelerin zararından tamamen kurtulmak zor. En güvenlisi zararların farkında olarak asgari düzeye indirmek. Bir de yardımcı bitkilerle ev ve ofis ortamlarında havayı temizleyebilirsiniz. NASA’nın yaptığı bir araştırma havayı en iyi temizleyen bitkileri bildiriyor. Araştırma hangi bitkinin havadaki kimyasal buharı yok etme, böcekleri engelleme, ev veya ofis ortamını koruma özelliği taşıdığını gösteriyor. NASA’nın iki yıl süren araştırması, bu bitkilerin havadaki en zararlı toksinleri yirmi dört saat içinde %87 oranına kadar azalttığını gösteriyor.


Areka Palmiyesi (Chrysalidocarpus lutescens)

NASA Hava Temizleme Değeri: 8.5

NASA’nın araştırmasına göre en üst havayı temizleme seviyesine sahip bitki areka palmiyesi. Areka palmiyesi, evinizi ve ofisinizi nemli tutmak ve havadaki kimyasal toksinleri temizlemek konularında en güvenebileceğiniz bitki. Bu palmiye havayı toluenden ve ksilenden arındırma konusunda oldukça etkilidir. Kış aylarında, areka palmiyesi elektrikli hava nemlendiricilerinin yerine kullanılabilir.

Salon Palmiyesi (Rhapis excelsa)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 8.5

*küpe çiçeği bu da :)
Salon Palmiyesi, NASA’nın yaptığı araştırmada hava temizleme gücü açısından Areka palmiyesi ile aynı sonucu vermiştir. Çok amaçlı bir bitkidir. Hava sıcaklığının -5 ve 40 °C arasında olması koşulu ile hem nemli hem kurak iklimlerde yaşayabilir. Birçok böceğe karşı yüksek oranda dayanma gücüne sahiptir.


Bambu Palmiyesi (Chamaedorea seifrizii)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 8.4

Bambu palmiyesi, salon ve areka palmiyelerine oranla yalnızca bir basamak geridedir. Bambu palmiyesi dolaylı güneş ışığında ve nemli tutulduğunda kuvvetlenerek büyür. Tüm bu koşulların sağlanması şartı ile bambu palmiyesi bulunduğu ortamın havasını temizleyen önemli bitkilerden biridir.

Kauçuk (Ficus robusta)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 8.0

Kauçuk, NASA’nın sıralamasında dördüncü sırada yer alır. AvianWeb’e göre kauçuk, ev veya ofisinizi kimyasal toksinlerden (özellikle formaldehit) arındırmada üstün bir kabiliyete sahiptir ve bunun için birçok bitkiye oranla çok daha az ışığa ihtiyacı vardır. Ancak, evinizde hayvan besliyorsanız kauçuk kullanırken dikkatli olmalısınız çünkü yaprakları zehirli olabiliyor.

Kardeş Kanı (Dracaena deremensis)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 7.8

Kardeş Kanı, 7.8 puan ile NASA’nın sıralamasında beşinci sırada yer alıyor. Parlak ve ışıltılı bir bitki olan Kardeş Kanı özellikle havadaki benzen, ksilen ve trikloretilen’i emiyor.

İngiliz Sarmaşığı (Hedera Helix)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 7.8

Yaşadığınız yer havasız ve kuru ise İngiliz sarmaşığı kurtarıcınız olabilir. WebMD’nin açıkladığına göre İngiliz sarmaşığı “alerjiler için çözüm” sağlar ve havadaki küfün %60’ını 6 saat içerisinde emebilir. Aynı şekilde havadaki atıkların da %58′ini emer. Astım ve alerji gibi rahatsızlıkları olanlar ya da daha temiz bir hava solumak isteyenler İngiliz sarmaşığı kullanabilirler.




Ficus Alii (Ficus macleilandii)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 7.7

Ficus Alii, toksin giderme seviyesi açısından kauçuk kadar üstün kabiliyete sahip değildir fakat temiz havadan yoksun olan ofis ya da eviniz için diğer bitkilerin yanında etkili olacaktır. Özellikle formaldehite karşı etkili olduğu için suntadan yapılmış eşyalara karşı koruyucu görev üstlenir.



Salon Eğreltisi( Nephrolepis exalta)

NASA Hava Temizleme Seviyesi: 7.5

NASA’nın sıralamasında dokuzuncu sıra herkesçe bilinen salon sarmaşığına ait. Salon Eğreltisinden yatıştırıcı ve rahatlatıcı bir bitki. Çünkü bu bitki ev ve ofisinizin havasındaki küf ve toksinleri temizlemede “en etkili filtre”ye sahip.
Melekçe not: Bazı kaynaklara göre evde eğrelti büyütmek kansere de zemin hazırlayabiliyor.-benden söylemesi, bi de siz araştırın bakalım-

Yelken Çiçeği (Spathiphyllum commutatum)




NASA Hava Temizleme Seviyesi: 7.5

NASA, listenin son sırasını yelken çiçeğine ayırıyor. Evinizdeki toksinleri öldüren bu güzel çiçeğe bakarken suyunu bol verin fakat fazla ışık almamasına dikkat edin. Bu koşulları sağladığınızda 7/24 çalışan doğal bir hava temizleyiciye sahip olacaksınız. Yelken çiçeği formaldehit, ksilen, toluen, amonyak, benzen, trikloretilen ve ayrıca alkol ve aseton buharını da emer.

Bahsettiğimiz bu kimyasalların nerelerde bulunduğuna değinecek olursak;

  1. Benzen: Yağlar, boyalar, mürekkep, plastik ve kauçuk malzemeler, mobilya cilası, tutkal, deterjan, sigara tütünü ve benzinde mevcuttur. Kromozom bozukluklarına, kansızlık ve kemik iliği rahatsızlıklarına, kan kanserine, cilt rahatsızlıklarına, baş ağrısı, halsizlik, bulantı ve çarpıntıya, gözde katarakta, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olabilir.
  2. Formaldehit: Preslenmiş ahşap, köpük izolasyon, kağıt torbalar, parafinli kağıtlar, su geçirmezler, yangın geciktiriciler, yer kaplamalarındaki bağlayıcılar, halı tabanı, ütü istemez giysiler, doğal gaz, gazyağı ve sigara dumanı bu bileşiğin kaynaklarındandır. Göz, burun ve boğazda mukozayı zedeleyerek rahatsız eder. Ciltte alerji ve baş ağrısı yapar. Astım ve kanser yapıcı etkileri vardır.
  3. Trikloroetilen (TCE): Kuru temizlemede, baskı mürekkebi, boya, vernik saç spreyleri ve tutkallarda bol miktarda kullanılan yaygın bir maddedir. Başta akciğer kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine sebep olduğu bilinmektedir.
  4. Karbonmonoksit: Doğalgaz, gazyağı, benzin, tüp gazı, kömür ve odun gibi yapısında “karbon” bulunan yakıtların yanması veya tam olarak yanmaması sonucunda oluşan dumanda yer alan zehirli bir gazdır. Tatsız, renksiz, kokusuz olması ve tahriş etme özelliğinin olmaması nedeni ile fark edilmediği için “sessiz katil” olarak bilinir. Huzursuzluk, yorgunluk hissi ve nezle hali, şiddetli baş ağrısı, bulantı/kusma, karın ağrısı, göğüs ağrısı ve çarpıntı, uyuşukluk ve uyuklama, bayılma ve nöbet geçirme, solunumun durması ve ölüm sebep olduğu problemlerdir.
  5. Toluen: Kaynağı; vernikler, yapıştırıcılar, halılar, “su bazlı” maddeler ve aynı zamanda sabunlar ve cilalardır. Alerji, baş ağrısı, mide bulantısı, hatta halüsinasyonlara sebep olabilir.

Teşekkürler pembecafe.com.tr
Kaynak: Çeviren: Şadiye Ateş/Sade Hayat Dergisi

6 Ekim 2013 Pazar

BAĞLANMAYACAKSIN

BAĞLANMAK ÜZERİNE

Aşağıdaki şiiri CanYücel şiirleri adlı bir siteden aldım, ama şu da var ki şiirin başında:
*"Bu şiir Can Yücel'e ait değildir."   diye yazıyordu.
Kafam karıştı doğrusu, yine de bu notu eklemeden edemedim, bir gönderme mi var diye düşündüm yani...onunsa da değilse de yazılanları bir düşünelim istedim...

***ellerini kollarını bile sahiplenmeyeceksin demiş...zor bence...nasıl olacak?

-tamam kabul bir gün Allah vermesin her şey avuçlarımızdan akıp gidebilir, gençlik- güzellik-sağlık-yakışıklılık-refah seviyesi-huzur vb. geçicidir...ama bilmem, tam da sinmedi bu kadar köksüz ve bu kadar kimseye eyvallahı olmadan, kimsesiz ama bolca "ben" dediğimiz kendimizle yaşamak...
sert geldi, haşin hatta...

***belki de Can Yücel çok bağlandığı şey veye kişlerden çok darbe yemiştir, belki darbelerle enkaza dönmüş birileri ona ilham etmiştir ve ona nasihat edercesine yazmıştır, ona bunları ne yazdırdı diye bir de siz düşünür yanıtlarınızı bana yollarsanız sevinirim değerli okurlarım...
***ben şimdi çoğul kişi ile yazıyorum, canlarım, okurlarım vb. şeklinde sanıyorum  ki hiiiiç cevap gelmeyecek...

*** ve işte o şiir: Bağlanmayacaksın

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
“O olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.
Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.


 Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.
Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden…
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.


 Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.

 Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.


İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları…
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
“O benim.” diyeceksin.


 Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan birşeylerin…
Mesela gökkuşağı senin olacak.
İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın.


 Mesela turuncuya, ya da pembeye.
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak…

 
CAN YÜCEL
 -Can bey güzel demiş de ne kadar  mümkün acaba?

Etiketler

KEDİDİR O KEDİ :))