21 Haziran 2013 Cuma

acaba nedir nedir nedir?

HERKESE ÇOKÇA SELAMLAR...
ben yine gezdim geldim ey dostlar...
patates kadar olsa da ayaklar
kulaklarıma vardı benim dudaklar:))


AZ SONRA...az bekleyin loooo...diyerekten merhaba  ve elvedayı aynı anda dercesine kaçıyorum huzurlarınızdan...


acaba nereleri gezdim, gördüm...
fotoğrafladım, yorumladım?


SÖYLEMİYCEM İŞTEEE...
meraktan azcık çatlayın napalım..
neyse kıyamadım yine size, işte ipucu olan bir fotoğraf!



KAÇTIM BEEEN...
veni, vidi,vici;)

16 Haziran 2013 Pazar

DİDİ-DİDİM-DİDİLER

EFTEN PÜFTEN ŞEYLER ÜZERİNE

Herkes tutturmuş bir 'en' değerli, en pahalı, en şeker, en şerbet,
en güzel, en yararlı, en pahalı üzerine...Herkes almış yürümüş "en" olabilmek üzerine...
köşe kapmacalar..
kör ebeler olmuşuz..

Hayali ihracatlar yapmışız...
Meğer hala çocukluktan kurtulamamışız!
öyle ya evliliğe de evcilik muamelesi yapıp sene-i devrisyesinde boşanmalar, ayrılmalar, ayrı yaşamalar "ennn moda" hatta "eenn kull" değil mi?

Çocukken oynanan evcilikler bari o zamandan belli etmiş midir bugünkü yuvalardaki eşlerin nasıl olacağını ve de bir Ayşe Teyze ace ÇAMAŞIR SUYUYLA YASTIK YORGAN ÇIRTLATMAKTAN VAZGEÇİP fark etmiş midir tek bir yavrucağın içindeki heyelanları taa o senelerde?
 




Misafircilik oyunundaki gazoz kapağından çay içen sahte misafircikler teee o zamandan belli etmiş midir kendilerini?

Mesela demiş midir: - ille de giderken ruj sürmeliyim doğuştan kırmızı dudaklarıma, "Yivsent olmasa ben o ruja ruj demem, Şanel olmayan parfümü ben neden sürem" gibilerinden...
Bir karış yukarda olan burunlar belki o zaman fark edilse idi bunca para dökülüp yollarına küçültülmek zorunda kalınmazdı o burunlar...Para yüzünden belki dağılmazdı yuvalar? olur ya, kendiliğinden sürtülürdü  örneğin...zaman iyi törpülerdi...

ZAMAN en iyi törpüdür nitekim Meleğiniz öyle buyurur...

Evcilik oynamaya annesinin peluşu, deri ceketi, kürküyle giden o zamanki velet bugün Gezi Parkı eylemcilerinin hedef tahtasında oklanmayı bekler miydi..


Aaah ACEci Ayşe teyze, sen ACElerken bizler hayata sobelenmedik mi???

DELİCESİNE HAYRANI olduğu o aktrislerin her bir sevgilisiyle kaç ay beraber gezdiğini bilen o tebaa acaba hatırlar mola ilkokulda yanında oturan sümüklü arkadaşının adını?

Oysa sorsam bunlara  Q=m.c kare neydi diye kaç kişi hatırlar ola???

bunlar tabii kieften püften şeyler, ama aslına bakarsanız kökten şeyler...
Bir Ayşe Teyze gider bini gelir...

Layyyznn adlı cipisin reklamındaki "öz hakiki" Anadolu kadını,baş örtülü xyz  teyze demedi
-yiyiverin garrii...diyi...
-yiiyivemedik mi gaaari...
"yiyiverem senin gözel hatrına bariiii"   dimedik mi?
***DİDİİİİK!
ama reklamcıların bu zihniyetini Yİ-ME-DİK!yemezleeeer dedik, gargara yapın dediler....HATTA DEMEDİLER: DİDİLER!!!

-Ben DİDİm...veee işte Didi TEYZE geldi...içiverin gızım bari didi...

***Onu geçtim soldan soldan giderken karşıma bir de ne çıksın Hezarfen kimdir bilmeyen neslime Angara Havasıyla uçuşturan içecekler kakalanmıyor mu? Misket ilen, bulguru kaynataraktan  ve ENERJİ! içecekleri içerekten dansöz oynataraktan bade süzerekten....
Canım sıkıldı tabii bu paranın kulu olmalara...sağ kaldırıma geçtim:(

-Baktım ki reklam filmi çekiliyor...effften püfteeen!
Ankara'ya denizi getiriyolllar duydun mu komşuuu diye bağırdı ötelerden bi
çığlık...AYYY NE İYİ!çocukluk hayalimdi, hayaldi  gerçek oldu yaaav derken baktım ki ne!Ev satıyollarmış evsiz barksız halkıma...İsteyene kule şeklinde bina, isteyene deniz manzarası...milyarlarca ağacınan ormanı olan da varımış!!!Peeeeh peh peeeh peh!KİZİROĞLU MUSTAFAAA BEEEY!!!

ya da amiyane deyiminen :SARI ÇİZMELİ MEMMET AĞA, BİR GÜN ÖDER HESABI!

Melih Emmim geçen ay İtalyaya gediverdi, Ankaraya 3 mitrelik ağaçlardan koparıp koparıp getirip dikiverecccemiş, üç kuruşa...çok ucuzmuş canım ağaçlar...İtalyanımış he mi...Çiçekler de geleceğimiş dışarıdan...ooh ne ala Angaralı, deniz senin, göl senin, gol atan takımlar senin...

düzgün kaldırım, iyi yollar nene senin???

Şimdi bi de İtalya'dan taşınacak binlerce ağaç senin...Başbakan milyarlarca ağaç dikerken uyuyormuş sanırım bazılarımız da teee nelere gitmiş ağaç ağaç diyi....oysa ki gitse görse ODTÜ ormanını ahanda ağacın hası, Atatürk Orman Çiftliğini...Mavi Gölü....ağaçlı hep oraları:(

Kimisi de ağaç koruycam derken çiçek namına, ağaç namına bişiiiyik bırakmamış mı arkasında...demeee dediğinizi duyar gibiyim! Doğacıysanız evlat onlar da can deeel mi? Paracıysanız onlar da paraynan alınan  deeel mi?vergin yoksa içinde "bütçe"mizin o ayrı emme...yazık deeel mi?Şuncacık çiçekten, esnafın camından çerçivesinden ne istiyon???


Biber gazından etkilenmiş büfelerdeki, pastanelerdeki her bi yiycek, esnaf siftah edemiyormuş, yaşlvarıyormuş durun emmiler, durun bacılar diiyiii....duymeyyon mu?


EFTEN PÜFFTEN ŞİYLER BUNLAAAAR!
duymayıverip durular işte  büüüyle:((

Gelcek nesiller garne aldı cuma günü yine...
Karamsar olanları da var aha bun gibi, böööle....
sıkma yavrum canını deyip duruuum da diynemez emme...
Okula gitse nolacak sanki der babası, işte böööyle:(
Karneler elimizde, uzun ip belimizde, gelecek korkusu var yüzümüzde, biz  gidiyoook geleceğe heeey ge-le-ce-ğe!


Sıkmayın canınızı derim ben gene onlara da siz siz olun gülüm, onlara eyi örnek olun dirim ben...
şuncaaaaz aklımınan, elimden gelen bu sadece, Layzzz reklamına da çıkamadım,  Akaoğluu rizidanddd mıdır nedir, onun riklamına da, emme...benim de var büldühüm!

***Babalar günüymüş didiler, var olsun ddidim....
babalarınız sağ olsun didim benim yohh emme!

heydi galın sağlığınan! Salıncakınan demeyom bak, ssağlıcağınan!
eften püfteeen işler bunlar, siz gafanızı yormayın bakem!!!

 

Etiketler

KEDİDİR O KEDİ :))